Message
Son dönemlerin moda deyimi “Kozmik Bilinç”; evrenin yaşayan, canlı bir varlık olduğunu ve bu varlığın da bir bilince sahip olduğunu ifade etmektedir. Vücudumuzda bulunan küçücük bir hücreden, dünyaya, gezegenlere, galaksilere kadar tüm evren bir bütün halinde hareket eden, canlı, bilinçli bir organizma gibidir. Evrendeki bu bilinci farkeden kuantum fizikçileri, astrologlar, biyoenerji ile uğraşanlar bu bilince böyle bir isim takmışlardır.
Yine yeni bir akım olan ve kendilerine “Spirituel Master - Yaşam Koçu” diyen kişiler de bu bilinçten “Varlık” diye söz etmektedir. Bu kişiler, giderek daha da hayat koşuşturmacasına gömülmüş, dünyanın olumsuz etkilerinden bozulmuş psikolojileri, toplu terapilerle, yaptıkları konuşmalarla ruhsal bir gelişim sağlamaya çalışan budist rahipler kıvamında insanlardır. Konuşmalarında Hz.İsa öğretilerinden, Hz.Musa'dan, Mevlana'dan, Buda'dan örnekler verip, insanlara ortak bir yol çizmeye çalışmaktadırlar. İnsanların bu dünyaya açılan birer “Bilinç Varlık” olduğunu, maddesel dünyaya fazla kapılmamalarının gerektiğinden bahsetmektedirler.
Biz ise İslam'da bu tümel bilince “Allah” diyoruz ya da demeye çalışıyoruz. Yani en azından göklerde bir yerlerde bizi seyreden, vücut yapıya sahip, kesitsel bir “tanrı” anlayışından sıyrılabilenler “Allah” kelimesinin karşılığını doğru bir şekilde kullanmaktadırlar.
Burada şöyle bir durum ortaya çıkıyor; aynı kavram, farklı insan toplulukları tarafından değişik şekillerde isimlendirilmektedir. İsim sadece o kavrama işaret eden bir kelimedir. Önemli olan o kavramı bilincimizde doğru bir şekilde oturtup anlayabilmektir. Tümel bir gücün, tümel bir bilincin yansımaları olduğumuzu farkedebilmek, kendimize benlikler biçmeden bu hayatı yaşayabilmek gerekir. Egolarımızdan, ihtiraslarımızdan, kıskançlıklarımızdan sıyrılıp, evren ile bütünleşebilirseniz hayatınızı daha dünyadayken cennete çevirebilirsiniz. Kendinize dert ettiğiniz ufacık şeyler artık size anlamsız gelir. Bunu yapabilmek için ise öncelikle teslim olmak gerekir. Zaten insanın tam olarak nasıl bir varlık olduğunu farkettiğinizde teslim olmanın kaçılnılmaz olduğunu da anlarsınız.
İnsan, bu tümel yapıda üzerine benlik duyguları yüklenerek, bu dünya hayatını tatmaya, bu dünya hayatında yoğrulmaya programlanmış, üzerinde hırs, ego, ihtiras gibi zararlı yükler bulunan ve bu yüklerden arınıp özüne dönmesi umulan bilinçsel bir varlıktır. Algı kapasitelerimizin yetersizliği bizleri beden kaydına sınırlamış durumdadır. Bu sınırı kimileri “Kozmik Bilinç” adı ile, kimileri “Varlık” adı ile, kimileri de “Allah” adı ile aşmaya çalışmaktadır. Biz işlerimize “B + İsmi + Allah” ile başlayıp, O'nun adına bu dünya boyutunda halifelik görevini üstlenmeye çalışıyoruz. Hedefimiz bu dünya hayatına fazla kapılmadan, yoğrulup, pişip bir sonraki yolculuğumuza hazır olabilmek. Avantajımız “Allah” özel ismine sahip olmamız, bizlere O'nu tanıtmış son Resul'unu takip etmemiz, üzerimize binen ekstra yüklerden sıyrılıp özümüze dönebilememiz için gerekli bilgiye sahip olmamızdır.
İnşallah bu avantajı doğru bir şekilde kullanıp fiiliyata dökebilenlerden olup, bildiklerimizle amel edebiliriz.
Barış Muçe
22.10.2015