Namazda huşuyu günün 24 saatinin namazda geçen 1 saatinde arardım. Oysa keramet geri kalan o 23 saatteymiş.
O 23 saati ise şöyle değerlendirmek gerektiği kanaatindeyim.
Mümkün olduğunca şer-i hükümlere uygun bir hayat sürmek.
Günahlardan uzak durmak.
Yapılan işlerde Allah rızasını gözetmek.
Sevdiğin için fedakarlıkta bulunup; aç, uykusuz kalmak, sürekli tefekkür edip O'nu düşünmek.
O'nun için dünya nimetlerinden vazgeçmek.
Mutluluğu maddede değil Muhabbetullah'ta aramak.
Namazdan geri kalan hayatınızda bu saydıklarımı yaptığınız vakit zaten kıyamda önünde beklediğiniz, rükuda ve secdede başınızla tokmağa vurduğunuz o 'Muhabbet Kapısı' açılacaktır.
Dünyada bir faninin gönlünü kazanmak için neler yaptığınızı bir düşünün. Allah (c.c) yani gerçek sevgilinizin rızasını kazanmak için bunlar çok olmasa gerek.
Ve nasılki fani sevgilinizle buluşmayı iple çekip, sabırsızlanırsanız, Allah (c.c) ile buluşmaya gireceğiniz meclise de aynı hatta daha büyük bir heyecanla koşmalı, ona göre hazırlığınızı da yapmalısınız.
Kişi hangi hayata meylederse o yönde başarılar kazanır. Siz fani hayatı tercih edip, kaybedenlerden olmayın.