Message
Sevgi Çalışması’nı dizayn ederken Schlitz ve Radin, uzaktan etki çalışmaları sırasında alıcının EEG dalgalarının göndericininkileri yansıttığını gösteren başka araştırmalardan da etkilenmişlerdi. Bir çok şifa çalışmasında, şifa alıcısının EEG dalgaları şifa enerjisi “gönderilirken” şifacınınkiyle eşzamanlı hale gelmişti. Biyo enerji gibi belirli tür şifa seansları esnasında yapılan beyin haritalaması beyin dalgası eşzamanlılığının kanıtlarını da sergilemektedir. Bir çok vakada, bir kişi diğerine odaklanmış niyet gönderirken beyinleri “uyumlanmış” olur.
Uyumlanma, salınımda olan sistemin senkronize olduğunu, eşzamanlı hareket etmeye başladığını ifade eden bir fizik terimidir. Bu terim, birbirine yakın yerlerde duran iki saatin sarkaçlarının uyum içinde sallanmaya başladığını keşfettikten sonra 1665’de Hollandalı matematikçi Christian Huygens tarafından icat edilmiştir. İki sarkaçla oyalanırken birini bir uçta diğerini de öbür uçta salınmaya bırakırsa da sonunda ikisinin de uyumla salınmakta olduğunu farkeder.
Aynı anda yükselen ve alçalan iki dalganın “eşevreli” ya da “eşzamanlı” olduğu kabul edilir. Terz zamanlarda yükselen dalgalar eşzamanlı değildir. Fizikçiler uyumlanmaya, eşzamanlı olmayan iki sistem arasındaki küçük enerji değişimlerinin –ikisi eşevreli olana kadar birinin yavaşlamasına, diğerinin hızlanmasına yol açarak- neden olduğuna inanmaktadırlar. Bu aynı zamanda, rezonansla ya da bir sistemin belirli bir frekansta (bir saniyede dalganın iniş ve çıkış sayısı) normalden daha fazla enerji emebilme yeteneği ile ilgilidir. Titreşen herhangi bir şeyin, bir elektromanyetik dalga da dahil olmak üzere, en kolay titreştiği “rezonant frekans” adı verilen kendi tercih ettiği frekansı vardır. Başka bir yerden gelen titreşimleri algıladığı ya da “dinlediği” zaman, mış gibi davrananları dışarıda bırakıp sadece kendi rezonant frekansına uyumlanır. Bu durum, okul çıkışında bir sürü çocuğun arasından kendi çocuğunu hemen ayırabilen annenin durumuna benzer. Gezegenlerin yörüngesel rezonansları vardır. İşitme duyumuz bir tür uyumlanma ile çalışır: iç kulaktaki zarın farklı bölgeleri farklı ses frekanslarına göre rezonansa girer. Nova Scotia yakınında Maine Körfezi’nin kuzeydoğusundaki Fundy Körfezi’ndeki gel git rezonansında olduğu gibi rezonans denizlerde bile olur.
Nesneler bir kere aynı ritme girdikten sonra uyumlanırlar ve tek başlarına yapabileceklerinden çok daha güçlü sinyal gönderirler. Hepsi birlikte uyumlanarak çaldıkları zaman sesin artmasında olduğu gibi, bu olay sıklıkla müzik enstrümanlarında görülür. Fundy Körfezi’nde tek bir dalganın körfezin ağzından diğer tarafına gidip dönmesi için gereken zaman her bir dalga için gereken zamanın tıpatıp aynısıydı. Her dalga diğer dalgaların ritmiyle büyüyerek dünyadaki en yüksek dalgalardan bazılarını oluşturmaktadır. (BM: Cemaatle kılınan namazın etkisi)
Chiba’daki National Institute of Radiological Sciences ve Tokyo’daki Nippon Medical School’dan Mikio Yamamoto’nun tohate deneylerinden bir kişi zarar vermek için güçlü bir niyet gönderdiği zaman da uyumlanmanın ortaya çıktığı net olarak anlaşılmıştır. Tohate, iki Çigong uygulayıcısının birbirlerine uyguladıkları zihinsel bir karşı koyma tekniğidir; uygulayıcılardan birisi diğerine duyusal bir şok gönderir ve bu onun arada fiziksel hiç bir temas olmadan boyun eğerek bir kaç metre gerilemesine neden olur. Yamamoto’nun zihninde beliren temel soru tohate’nin fiziksel mi yoksa psikolojik mi olduğuydu: rakibin geri adım atmasının nedeni psikolojik gözdağı mıydı yoksa rakibinin çi’si mi onu deviriyordu?
Yamamoto’nun çalışmalarının ilkinde, bir Çigong ustası bir binanın dördüncü katında elektromanyetik olarak perdelenmiş bir oda dururken, öğrencisi birinci katta aynı şekilde izole edilmiş bir odadaydı. Yamamoto ustaya 80 saniye boyunca rastgele aralıklarla “çi emisyonu” yapması için sinyal verdi. Her seferinde farklı hareketlerini; çi’nin gönderilmesi ve öğrencinin geri çekilmesini takip etti. Bu denemelerin 49 tanesinin üçte birinde –son derece yüksek bir oran- usta ne zaman tohate hareketlerine başlasa, diğer odadaki rakibi fiziksel olarak geri gidiyordu. İkinci bir 57’lik deneme dizisinde Yamamoto hem ustayı hem de öğrencisini EEG makinalarına bağladı. Usta her çi yaydığında öğrencisinin sağ frontal lobunda alfa beyin dalgalarında artış meydana geldi; bu bedende niyet “mesajının” ilk olarak algılandığı bölgenin neresi olduğunu gösteriyordu.
Yamamoto’nun son çalışması hem ustanın hem de öğrencisinin EEG kayıtlarının incelenmesiydi. Usta her tohate yaptığında, her iki adamın beyin dalgaları çok daha fazla tutarlılık sergilediler. Tokyo grubu tarafından yürütülen daha önceki bir çalışma, göndericinin ve alıcının beyin dalgalarının tohate’nin ilk saniyesinde senkronize olduğunu göstermişti.
Kaynak : Niyet Deneyi - Lynne McTaggart