Message
نَصْراً
Masdar-ı Gayr-i Mimî
Yardım etmek
|
يَنْسُرُ
Yardım ediyor / eder / edecek
|
نَصَرَ
Yardım etti
|
|
مَنْصُورٌ
Yardım edilen
|
نَاصِرٌ
Yardım eden
|
ما يَنْصُرُ
Yardım etmiyor
|
لَمَّا يَنْصُرْ
Henüz yardım etmedi
|
لَمْ يَنْصُرْ
Yardım etmedi
|
|
لَنْ يَنْصُرَ
Asla yardım etmeyecek
|
لا يَنْصُرُ
Yardım etmeyecek / etmez
|
لا يَنْصُرْ
Yardım etmesin
|
لِيَنْصُرْ
Yardım etsin
|
لا تَنْصُرْ
Yardım etme
|
اُنْصُرْ
Yardım et
|
نَصْرَةً
Bir kere yardım etmek
(Kaç kere olduğunu bildiren mastardır.)
|
مِنْصَرٌ
Yardım etme aleti
(Miftâhun : Açma aleti – anahtar)
(Mif’alun kalıbı yerine mif’aletun kalıbında da olabilir. Miknesetun (süpürme aleti – süpürge) gibi.)
|
مَنْصَرٌ
Yardım etme zamanı / Yardım etme mekanı / Yardım etmek
(Mektebun : Yazma mekanı gibi.)
(Bazen sondan ikinci harfin kesra olduğu olur. Meclisun (oturma mekanı), mescidun (secde mekanı) gibi.)
|
|
نُصَيْرٌ
Küçük bir yardım
(Küçültme ismi)
|
نِصْرَةً
Bir türlü yardım etmek
(Fiilin nasıl olduğunu bildiren mastardır. O hattat gibi yazıyor...gibi.)
|
أَنْصَرُ
Daha çok / en çok yardım eden
|
نَصَّارٌ
Mübalağalı / çok yardım eden
|
نَصْرِيٌّ
Yardıma mensub (nisbet)
(Ilmiyyun : İlme mensub, ilimle alakalı, ilmî)
|
|
أَنْصِرْ بِهِ
Ne acaib yardım edici
|
مَا أَنْصَرَهُ
Ne acaib yardım edici
|