Birşeyin diğerinden daha üstün veya aralarında en üstün olduğunu belirtir.
اللهُ أكْبَر
Müzekker kelimeler 'Ef’alu' kalıbına dönüştürülerek elde edilirler;
كَثِيرٌ --> أَكْثَرُ
كَبِيرٌ --> أَكْبَرُ
طَوِيلٌ --> أَطْوَلُ
Müennes kelimeler 'Fu'lâ' kalıbına dönüştürülerek elde edilirler;
كَثِيرٌ --> كُثْرَى
كَبِيرٌ --> كُبْرَى
طَوِيلٌ --> طُوْلَى
Ef’alu kalıbında oldukları için tenvin almazlar (Memnu Mines Sarf’tırlar);
محمدٌ طوِيلٌ جِدً. ولٰكِنَّ حامِدً أَطْوَلُمِنْهُ. إنَّهُ أَطْوَلُطالِبٍ في فَصْلِنا : Muhammed gerçekten uzun boyludur. Ancak Hamit ondan daha uzundur. Şüphesiz o, sınıfımızdaki en uzun boylu öğrencidir.
أيُّھُما أَحْسَنُ : O ikisinden hangisi daha iyidir?
ھذا الكتابُ أسھلمن ذاك : Bu kitap şundan daha kolaydır.
حمزة أكبرمِنِّي سِنًّا : Hamza benden yaşça daha büyüktür.
Kıyaslama yaparken müzekker/müennes, tekil/çoğul ayrımı gözetmeksizin 'Ef'alu' kalıbı kullanılır;
هُمْ أَكْبَرُ مِنَّا : Onlar bizden daha büyüktür.
فَاطِمَةُ أَعْلَمُ مِنْ عَاىِٔشَةَ : Fatma Ayşe'den daha bilgilidir.
الطِفْلَتَانِ أَصْغَرُ مِنْ الوَلَدِ : İki kız çocuktan daha küçüktür.
En üstün şeklinde kullanıldığında ikil ve çoğul kelimeler için uygun kalıplar kullanılır;
هُمْ الأَكْرَمُونَ : Onlar en keremlilerdir.
هُمَا الطَالِبَتَانِ الفُضْلَيَانِ : O ikisi en faziletli kız öğrencilerdir.
Aşağıdaki kelimelerin dönüşümlerinde son iki harfi aynı olduğundan farklılık vardır. 'Efallu' kalıbında dönüştürülürler;
قَلِيلٌ-->أَقَلُّ
لَذِيذٌ-->أَلَذُّ
شَدِيدٌ-->أَشَدُّ
حَبِيبٌ-->أَحَبُّ
بَقِيَ نِصْفُ ساعَةٍ أوْ أَقَلُّ : Yarım saat veya daha az kaldı.
"Daha" manasını ifade etmek için müzekker ve müenneslerde ortak olmak üzere mansub ismin önüne أَشَدُّ (daha şiddetli, daha çok) ve أَقَلُّ (daha az) gibi ism-i tafdiller getirilir;